Kadınlar süs motifli dövme tercih ediyor

Kadınlar yaptırdıkları dövmelerde daha çok süs motiflerini tercih ederken, tarihteki önemli kişilerin imzaları ile ünlülerin dövmelerinin de büyük rağbet gördüğü belirtildi.

“Vücut işleme sanatı” olan dövmeciliğe yıllarını veren ve Dövmeciler Derneğinin kurucuları arasında yer alan Cemal Arabacı çok ilgi gören ve kimi yönleriyle de tartışılan dövmecilik üzerine bilgi verdi.

Asıl mesleğinin heykeltıraşlık olduğunu ifade eden Arabacı, “O sıralarda ben heykel yapıyordum. Arkadaşımın geçici olarak yardıma ihtiyacı vardı. ‘Birkaç ay yerime bak’ dedi. Ben başladım ve 12 yıl geçti üzerinden…” sözleriyle mesleğiyle tanışmasını anlattı.

“Dövme yapmak, resim yapmak gibi bir şey… Tek bir çizgiyle hatasız olarak bir resmi bitirebilirsin” diyen Arabacı, kusursuz bir dövme yapmanın püf noktalarını ise şöyle aktardı:

“İyi bir dövme yapmak, tamamen hatasız çizgi çekmenize bağlı. Deseni vücuda direkt geçiriyorsun. Profesyonel çizgi atabiliyorsan meslekte çok hızlı bir şekilde ilerlersin. Elin o kadar iyi değilse, gerçekten zor bir süreç yaşarsın.

Bu nedenle benim öğrenmemle ilgili süreç biraz da hızlı bitti. Eğitimli biri bana öğrettiği için bu böyle oldu. Ressam çalışırken nasıl birçok malzeme kullanıyorsa, bizde de öyle yani… İğnelerin farklı çeşitleri ve her makinenin ayrı bir çalışma sistemi var. O kadar komplike bir iş ki içine bir girdiniz mi çıkamazsınız. Bu işin ustası olmak için en az 4 yılınızı harcayacaksınız, ondan sonra ustası olabilirsiniz.”

Dövmenin önceleri erkekler tarafından tercih edildiğini, zamanla bu tercihte değişikliklerin olduğunu anlatan tecrübeli dövme ustası, “Dövme, ilk başlarda gerçekten erkek işiydi. Daha doğrusu, dövme biraz maskülen bir şey olarak görüldüğü için ilk başta genellikle erkekler geliyordu. Zamanla estetik bir olgu haline geldiği için gelenlerin yüzde 70’i kadın, yüzde 30’u erkek oldu” dedi.

Kadınların “vücut formlarını daha güzel gösterebilecek motifleri” tercih ettiklerini dile getiren Cemal Arabacı, dövme müdavimlerinin tercihlerini de “Kadınlar dövmeyi süs gibi düşünüyor. O nedenle de çok sert motiflere gitmiyorlar. Kolye almak, küpe takmak, iyi bir elbise giymek gibi algılıyorlar” diye anlattı.

Dövme tercihlerinin de kişiden kişiye değiştiğini, kendinin, eşinin, sevgilisinin, çocuğunun ismini yazdırmak isteyenler olduğunu belirten Arabacı, tercih edilen dövme motiflerini de şöyle anlattı:

“Aslında bazen 2 gün önce âşık olduğu birinin ismini yazdırmak isteyenler de geliyor ama anlatamıyorsun. 2-3 gün sonra ‘bunun üzerini kapatabilir miyiz’ diyerek tekrar geliyorlar. Ben deyince inanmıyorlar, genç olduklarından o yaşlarda aynı duyguyu sürekli yaşayacaklarmış gibi geliyor, onun için gözü kapalı gidiyorlar.

Ben, 7-8 yıl kadar önce bir gence Ulu Önder Atatürk’ün imzasını dövme olarak yapmıştım. Ondan sonra çok yaygınlaştı. Ünlülerin imzalarını yaptırmak isteyenler çıkıyor. Bertold Brecht, Kafka, Shakespeare’in imzasını attım. Bir de ünlülerde gördükleri dövmeleri yaptırmak istiyorlar. Rihanna, Angelina Jolie gibi ünlülerin dövmelerini istiyorlar. Ben, üretken bir insan olduğum için bu bana yaratıcı gelmiyor.”

Dövme yaptırmanın sonradan adeta bir tutkuya dönüştüğünü de dile getiren Arabacı, 5-10 yıldır sürekli müşterileri bulunduğunu belirtti.

Herkes dövmeci olmasın

Dövmeciliğin ciddi bir iş olduğunu ve bu nedenle dernek çatısı altında bir araya gelerek bazı normlar getirdiklerini belirten Cemal Arabacı, yasaklamanın da çözüm olmadığını, yasaklanması halinde bu işin legal olmayan yollarla yapılması sakıncasının ortaya çıkabileceğini söyledi.

Sanayi ve Ticaret Bakanlığına başvuruda bulunarak dövmeciliğe “meslek tanımı” getirilmesini talep ettiklerini, bunun da kabul edildiğini anlatan Arabacı, “Şimdi de Sağlık Bakanlığı ile görüşmelerimiz devam ediyor. Dövmenin bilinçli kişiler tarafından yapılması önemli. Bununla ilgili belli kriterlerin göz önüne alınması lazım” dedi.

“Herkes berber olamaz, herkes gümüş ustası, otomobil tamircisi de olamaz. Dövmecilik de böyle bir şey” diyen Arabacı, bilinçsiz kişiler tarafından yapılan dövmelerin sonradan sildirilmesi veya üzerine başka motif yapılarak düzeltilmesi gerektiğini belirtti.

Belli kriterler getirilmesi halinde daha estetik, sağlıklı ve güzel dövmelerin ortaya çıkacağını ifade eden Arabacı, “Şu anda belki 2 bin kişi dövme yapıyordur. Belki 600-700 stüdyo var. Bunu geçim kapısı olarak görüp iki makine alan dövme yapmaya başlıyor. Bu çok ciddi bir sorun ve önüne geçilmesi gerekiyor” diye konuştu.

YORUMLAR (1)

  1. Malesef hala yasal süreçte istenilen noktaya gelinemedi. Her geçen gün kendine dövmeci diyen amacının ne olduğu bilinmeyen kişiler türüyor. İşine bizim gibi önem veren dövmecileride yaptıkları kötü şeyler ile zan altında bırakıyorlar. Profesyonel dövmeciler olarak, dövme yaptıran vatandaşlarımızın daha iyi hizmet alıp daha güzel ve sağlıklı dövmeler yaptırabilmesi için biran önce yasal düzenlemelerin tamamlanmasını arzu ediyoruz. Saygılarımla Dövmeci Taner Arslan

SİZ NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ?

E-posta hesabınız yayınlanmayacaktır. Lütfen bütün alanları doldurun.