Yattığınız yerden boyunuzu uzatın

İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi’nden 4 bilim adamı, insan boyunu hem uzaktan kumanda ile hem de belirli bir ağırlık uygulayarak uzatmak için geliştirdikleri 2 farklı projenin patentini almak için Avrupa Patent Ofisi’ne başvurdu.

İlk projede boy uzatmak isteyenler için kemik içerisine çakılan çiviler, uzaktan kumanda ile her gün 1 mm boy uzatacak. Bu projede hasta, yattığı yerden boyunu uzatabilecek. Diğer projede ise günde bir kez ayağını yere sertçe vuran kişinin boyu aynı oranda uzayabilecek. Projeyle birlikte bir kişinin boyu 3.5 ay gibi kısa bir sürede 10 santimetre uzatılabilecek.

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Havıtçıoğlu, TÜBİTAK ve DPT’den aldıkları destek sayesinde geliştirdikleri laboratuarlarında, Bilgisayar Mühendisliği, Makine Mühendisliği, Kimya Fakültesi ve bazı bölümlerle ortaklaşa projeler geliştirdiklerini anlattı.

Havıtçıoğlu, kendisiyle birlikte Doç. Dr. Önder Baran, araştırma görevlileri Bora Uzun ve Hakan Oflaz ile hem mekanik hem de şekil bellekli alaşımlardan yararlanılarak insan boyunu uzatmak için geliştirdikleri proje için Avrupa Patent Ofisi’ne 18 Eylül 2006 tarihinde başvurduklarını, kısa süre sonra patentlerin gelmesini beklediklerini kaydetti.

Çiviye kontrol

Bacağını uzatmak isteyen kişi için önceden ne kadarlık bir uzamanın gerçekleştirileceğini tespit ettiklerini, laboratuvarlarda, kemik içerisine çakılacak çivinin ona göre tasarlandığını belirten Havıtçıoğlu, “Hastanın bacağı 4 cm kısa ise çivinin içerisine yerleştirilen özel sistemlerle o miktarda boy uzayacak. Hasta istese de bunun üzerinde bir uzama gerçekleşmeyecek” dedi.

Şekil bellekli alaşımlardan yararlanılarak insanın boyunun uzatılması projesinde, elektronik bir frekansın uzaktan kumanda ile harekete geçirilerek kemik içerisine çakılan çivinin yukarıya doğru hareketinin sağlanacağını dile getiren Havıtçıoğlu, hastaya verilecek kumandayla kendi boyunu kendisinin uzatabileceğini ifade etti. Havıtçıoğlu, çivilerin kemik kaynaması sağlandıktan sonra çıkarılabileceğini kaydetti.

Geliştirilen boy uzatma yöntemlerinin uyluk ve kaval kemiklerine monte edilebileceği bilgisini veren Havıtçıoğlu, hastanın boyunun her gün 1 milimetre uzatılabileceğini, bu yöntemlerle kısa bir sürede uyluk kemiğinin 15, kaval kemiğinin 10 cm olmak üzere toplam 25 santimetrelik bir uzamanın gerçekleştirilebileceğini bildirdi.

Havıtçıoğlu şöyle konuştu:
“Mekanik yöntemde, hasta günde bir kez bacağına aşırı yüklenme yapacak. Kemik içerisine yerleştirilen çivinin özel aksamları var. Belirli yüklenme karşısında çivi kendiliğinden uzayacak. Vücut ağırlığının ortalama 3 katı kadar bir kuvvetle yere vurulduğunda çiviler dişliler yardımıyla harekete geçiyor ve 1 milimetrelik bir uzama gerçekleşmiş oluyor. İstenen uzama sağlandığında otomatik olarak sistem kilitleniyor.

Diğer boy uzatma yönteminde ise belli bir frekansta bilgisayar mühendisleri tarafından yüklenen sistem, hastanın kendisi tarafından uzaktan kumandayla uygulanabiliyor. Hastaya bir şifre veriliyor, uzaktan kumandayla gönderilen frekansla sistem çalışıyor ve ne kadarlık bir uzama sisteme yüklenmişse bir günde 1 milimetrelik uzamayla istenen boya kavuşulmuş oluyor.

Bu sistemlerin diğer estetik boy uzatma sistemlerinden en büyük farkı hem acıyı çok azaltması, hem tedavi sürecini yarı yarıya indirmesi, hem de enfeksiyonu ortadan kaldırması. Diğer yöntemlerde 10 cm’lik bir boy uzatma işlemi 7 ay sürerken, bu yöntemlerde 3.5 ay sürecek.”

Bu yöntemlerin her isteyene uygulanmayacağına dikkati çeken Havıtçıoğlu, bacağında travma sonrasında tek bacakta kısalığı olanların, değişik nedenlerle bacağı kısa olanların ve boyu kısa olanların boyunun uzatılacağını kaydetti.

Havıtçıoğlu, “Boy uzatmanın amacı estetik amaçlı değil fonksiyon amaçlı. ‘Benim boyum 175 cm, 10 cm daha uzatıp manken olmak istiyorum’ diyenlerin boyunu uzatmayı uygun görmeyiz” diye konuştu.

YORUMLAR (1)

  1. bence bu haberler yalandır doğru olamaz çünkü yüzyıllardır boy uzatmanın tedavisi aranıyorama ne yazıkki bunun tedavisi yok

SİZ NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ?

E-posta hesabınız yayınlanmayacaktır. Lütfen bütün alanları doldurun.